BİR YILI DAHA GERİDE BIRAKIYORUZ

Teoman Alpay’ın o ünlü şarkısının “Nasıl geçti habersiz o güzelim yıllarım” diyen içli dizeleri misali işte bir yılı daha geride bırakıyoruz. Önümdeki takvimde artık yalnızca beş on yaprak kaldı. Sonrasında 2023 yılı da tarih olacak.

Bizim kuşaklar gerçekten bir dizi tarihi gelişmeye tanık olduk.

Her şeyi bir tarafa bırakın takvimin ikinci bin yılının, yirminci asrın sonunu, yirmi birinci asrın başlamasını yaşadık.

Genç cumhuriyetimizin bir yüz yılı geride bırakarak dalya demesine tanık olduk.

2023 yılı Türk ulusu için çok önem ve özen gösterilen bir yıldı. Kolay mı küllerinden doğan bir ülke yüzüncü yılını idrak edecekti. İddialı, hepimizi gururlandıran büyük büyük hedefler koyduk. Ne var ki koyduğumuz bu hedeflerin hiçbirine ulaşamadık. Koyduğumuz bu hedeflerin altında kaldık.

Yüzüncü yılımız ülkece yoklukları, yoksullukları yaşadığımız ve konuştuğumuz bir yıl oldu.

Bu devletin büyük kurucusu ve kurucu kadrolarının hayalleri yüzüncü yılında inanıyorum ki böyle bir Türkiye değildi.

  • Eğitim birliğini kaybetmiş olarak dibe vurmuş,
  • Üniversiteleri dünya üniversiteleriyle yarışta geri kalmış,
  • Sanayisi ileri teknolojiye geçişi sağlayamamış,
  • Dünyada kendi kendini besleyebilen yedi ülkeden biri sayılırken net tarım ithalatçısı haline gelmiş,
  • Emeklisinin yarısından çoğu 7.500 TL (258 $) aylığa mahkûm edilmiş,
  • Asgari ücret çalışanlar için ortalama ücret haline gelmiş,
  • Gençleri ve geçerli meslek sahipleri geleceklerini yurtdışında arar hale gelmiş,

Borçlu, borcu borçla çevirmeye çalışan, kronik dış ticaret ve dış ödemeler açığı veren, ancak dış destekle ayakta durabilen bir ülke.

Oysa devletimizin kurucusu Büyük Atatürk ne diyordu? “Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa meydana gelen zaferler devamlı olamaz az zamanda söner.” Doğru söze ne denir?

Türkiye büyük bir ülkedir. Türk milleti tarihin kaydettiği önemli medeniyetler, devletler kurmuş kadim bir topluluktur.

Dünyanın en güzel, en önemli coğrafyalarından birinde yer alan fiziksel olarak her türlü imkân ve genç, dinamik, çalışkan bir nüfusa sahip olan ülkemizin ikinci yüz yılında akla, bilime ve çağa uygun bir yönetimle kayıplarını telafi edebileceğine inancımızı koruyoruz.

İşte bu nedenledir ki umutlarımızı yeşertmeye devam ediyoruz. Hani ünlü bir söz var ya “karanlığın en koyu olduğu an aydınlığın en yakın olduğu zamandır” diye. İşte bu düşünceyle geleceğe güvenle, inançla bakıyor ve 2024 yılının ulusumuz için barış, esenlik, huzur ve refah yılı olmasını diliyorum.

Her yıl olmadık acılarla yoğrulan milletimizin artık yüzünün güleceği, geleceğe umut ve güvenle bakabileceği günlerin, ayların, yılların yakın olduğunu düşünüyorum.

Değerli Dostlar girmek üzere olduğumuz yeni yılın sizlere sağlık, esenlik, mutluluk, başarı ve refah getirmesini diliyorum.

2024 yılında buluşmak üzere hoş çakalın.