Warning: "continue" targeting switch is equivalent to "break". Did you mean to use "continue 2"? in /home/ankmailc/ertugrulonen.com/wp-includes/pomo/plural-forms.php on line 210
NASIL İHRACATÇI ÜLKE OLUNUR? – Ertugrul Önen
NASIL İHRACATÇI ÜLKE OLUNUR?

Eskilerde olduğu gibi günümüzde de bürokratik önlemleri azaltarak, sadeleştirerek, ihracata yönelik özendirme önlemlerini devreye sokarak, ihracat artışı sağlanabileceğine ve bunun sürdürülebilir olduğuna inanlar halen mevcut.

Doğal olarak bu tür önlemlerin ihracatın artırılmasında hiçbir faydası olmadığını söyleyemeyiz. Ancak, başarılı bir ihracatçı ülke olunmasının temelinde yer alan gerçekler çok daha farklıdır. Dünya Ticaret Örgütü’nün (DTÖ) verilerine göre dünyanın en önde gelen ihracatçı ülkeleri, ayrı bir hikayesi olan Çin’i bir tarafa koyarsak, gelişmiş batı ülkeleri ile Japonya, Güney Kore gibi uzak doğunun sanayileşmiş ülkeleridir.

Bu ülkelerin temel özellikleri:
-İyi işleyen bir demokrasiye,
-Hızlı reaksiyon gösteren çağdaş bir hukuk düzenine sahip olmalarıdır.

Bu temele üst düzey bir eğitimle yetiştirilmiş kaliteli bir nüfus, üretim ve ulaşıma uygun gelişmiş bir fiziki ve hukuki alt yapıyı eklememiz gerekir.

İhracatın ve buna dönük faaliyetlerin, makro ekonominin diğer unsurlarından soyutlanarak başarı beklenmesi mümkün değildir. Bu nedenle, istikrarlı bir ekonomi yönetimi, evrensel rekabete göre şekillenmiş bir sanayi yapısı, artan milli tasarruflar ve bundan giderek daha çok pay alan bir üretim sektörü, girişimciliğin uluslararası düzeyde bir bilgi ve deneyimle donanımlı hale gelmesi ihracatçı ülke olmanın alt yapısını daha da güçlendirir.

Ülke olarak eğer bu koşulları sağlamışsanız zamanla göreceli olarak değerinizin arttığını, bir çekim merkezi haline geldiğinizi görürsünüz. İşte bu başarıyı gösteren ülkeler kendi iç sermayesi açısından olduğu kadar dış sermaye kaynakları tarafından da yatırıma uygun, yatırım yapılabilir ülke kategorisinde değerlendirilir.

Yatırım demek, üretim ve ihracat demektir.

Dış yatırımla ayrıca know how ve ek pazar imkanları da elde edilir. İç pazarın büyük olmasının cazibesi ise dış yatırımı çeken bir unsur olarak değerlendirilebilir.

İhracat, üretimde kalite demektir. Uluslararası piyasalar için, uluslararası rekabete açık bir ortamda üretim yapmak, üretim standardını ve kaliteyi arttırır. Artan üretim kalitesi bir imaj yaratır. Üretim kalitesinin artması ile yaratılan imaj, ülke imajına olumlu etki yapar. Ancak, ülke imajının da ülke ihraç malları üzerine olumlu etki ile değer katması ihracata ayrı bir imkan hazırlar.

Ülkenin tarihi geçmişi, sanatta, edebiyatta, sporda, üretimde, markalaşmada, gösterdiği başarılar ülke imajını oluşturur. Ülke imajının sağladığı katma değer çok önemlidir.

Benzer mallar üzerinde farklı ülkelerin imalatı arasında bir kalite farkı olmamasına rağmen üzerlerinde yer alan Made in Germany, Made in Japan damgası o malların farklı değerlendirilmesini ve daha yüksek fiyat ve talep elde etmesini sağlar. Dolayısıyla iyi bir ihracatçı ülke olmanın koşullarından biri de ülkenin imajının olumlu olmasıdır.

Günümüzde önemli ihracatçı ülkeler yükte ağır, değerde hafif mallar yerine inovatif, marka değeri olan ürünlerle ihracatlarını başka bir boyuta taşımaktadırlar. Yani süreç devam etmektedir.

Başarılı bir ihracatçı ülke olmak, belli bir düzeye gelip orada durmak yerine sürekli bir gelişim ve yarışta önde olmakla sürdürülebilir.

Düne ait ne varsa,
Dünde kaldı cancağızım,
Bugün yeni şeyler söylemek lazım.