Warning: "continue" targeting switch is equivalent to "break". Did you mean to use "continue 2"? in /home/ankmailc/ertugrulonen.com/wp-includes/pomo/plural-forms.php on line 210
DÜNYA TİCARET SAVAŞLARI – Ertugrul Önen
DÜNYA TİCARET SAVAŞLARI

Trump’ın ikinci döneminin ilkine nazaran çok daha hareketli; çok daha kanlı ve canlı geçeceği ilk günden itibaren görülmeye başladı.

Hazret, önce Grönland’ı Danimarka’dan, Panama kanalını Panamadan isteyerek Kanada’ya ise 5’inci eyaleti olma şerefini bahşederek züccaciye dükkanına girmiş fil misali ortalığı kırıp yıkarak, Dünyayı gelecekte nelerin beklediğinin ilk işaretlerini verdi.

Ukrayna devlet başkanı Zelensky’i basının önünde azarlaması ise bugüne kadar görülmüş şey değildi. Askeri ve ekonomik gücünün şımarıklığı, ben ne dersem o olur, sözümün üstüne söz istemem mantığı bakalım dünyayı nerelere götürecek. İşin siyasi yanı bir tarafa biz bu yazımızda Trump’ın dünya ticaretini derinden etkileyecek hamlelerine değinmek istiyoruz.

ABD’nin dış ticaretinin ve dolayısıyla ekonomisinin perişan hali Trump’ın gündeminin ilk maddesini oluşturdu. Durum gerçekten tek kelimeyle berbattı. ABD ekonomisi adeta yabancı işgali altındaydı.

3,2 trilyon$ lık ithalat büyüklüğüne karşı ancak 2 trilyon $ lık bir ihracata sahip olan ABD dünyanın en yüksek dış ticaret açığına sahip ülke olarak rekor üzerine rekor kırıyordu.

İşte en fazla dış ticaret yaptığı 10 ülke ile ticaretinin durumu.

En çok ticaret yaptığı 10 ülkeden 9’una karşı dış ticaret açığı veriyor. Bu 10 ülkeye karşı verdiği 893,4 milyar dolarlık açık toplam dış ticaret açığının hemen hemen %75’ini oluşturuyor. Trump’ın ilk aşamada önlem almak yolunu seçtiği ülkelerden bu 10 içinde yer alanlar: Meksika, Kanada, Çin ve Avrupa Birliği’dir. Bu önlem alınanları da ayrı bir çizelgede toplarsak, durum daha da netlik kazanacak.

ABD’nin dış ticaretinde ilk 4 sırayı alan bu ülke ve ülke gruplarına yönelik dış ticaretindeki açığı da 762 milyar $, Toplam dış ticaret açığının %63,5, ine denk gelmektedir.

Trump’ın,” Önce Amerika” ve” Otomobillerimizi almıyorlar, tarım ürünlerimizi almıyorlar. Neredeyse hiçbir şey almıyorlar ve biz onlardan her şeyi alıyoruz” diyerek harekete geçmesinin sebebi işte bu tablolar. Dolar basma imtiyazına sahip olan ABD, bu durumu yönetmekle beraber yerli sanayinin ve tarım sektörünün sürekli güç kaybetmesinin, ABD ekonomisinin üretmeyen bir ekonomiye dönüşmesinin, işsizliğin yüksek boyutlara ulaşmasının nedeni olarak görülen bu durumun daha fazla sürdürülmesi zaten beklenemezdi.

Trump, kendisinden beklenenin de üzerinde ataklıkla Çin’den yapılan ithalata %60’a kadar gümrük vergisi koyabileceğinin, ilk aşamada %10’lık bir artışla başlanacağının, Kanada ve Meksika’dan olan ithalata ise %25 oranında gümrük vergisi uygulanacağının kararlaştırıldığını bildirerek dünya ticaret savaşlarını başlatmıştır.

Ardından Avrupa Birliği menşeli demir çelik ve alüminyum ile bunların türevlerinin ithalatına %25 oranında getirilen gümrük vergisi ile cephe daha da genişletilmiştir.

Avrupa Birliği ABD menşeli 28 milyar $’lık bir ürün paketine karşı vergi koyma hazırlığına girerken, Kanada ve Meksika’ da aynı oran ve etkide vergi artışları ile karşılık vereceklerini açıklamışlardır.

Çin Halk Cumhuriyeti lideri Xi Jinping” Serbest ticaret herkesin yararınadır.” Diye ılımlı bir mesaj verse de Çin’in de eş değer bir karşılık vereceği ifade edilmiştir. İkinci dünya savaşının ardından Uruguay Round müzakerelerini başlatarak dünya ticaretinin serbestçe cereyan etmesine ve Dünya ticaret örgütünün kurulmasına öncülük eden ABD, bugün DTÖ kurallarını hiçe sayan bir tutum ve davranış sergileyerek DTÖ’yü işlevsiz hale getirmiş. Dünya ticaretinde korumacılığı yeniden hortlatmıştır.

Dünya ticaretinin bu aşamadan sonra nasıl bir denge sağlayacağına, bu durumun hangi ülkelerin lehine, hangilerinin aleyhine sonuçlanacağına ilişkin tahminler yapılmakta görüşler ifade edilmekte ise de bunun için henüz çok erkendir. Bir gerçek var ki dünya ekonomilerinin bütünü bu çekişmelerden zarar görecektir.

Bu yazı geçen hafta yayınlanacaktı. Ancak, Camiamızın büyüğü Tarık Celal Güven’in vefatı nedeniyle yayını bir hafta gecikti.

Bu bir haftalık arada Trump bu defa tamı tamına 185 ülkeye konulan ek gümrük vergilerini açıklayarak dünya ekonomisine bombayı bıraktı. Bir yerde dünya ticaretindeki neo liberal politikalara son noktayı koydu. Çin ABD’yi Dünya Ticaret Örgütü’ne şikayet edecekmiş. Etse ne yazar.

Yazımı bu haliyle bitirip yayına hazır hale getirmişken, Trump’ın Çin dışında kalan ülkelere yönelik ek gümrük vergisi uygulamasını 90 gün süreyle askıya aldığı, Çin’den ithal edilecek mallara 10 Nisan’dan itibaren uygulanan gümrük vergisini %125’e çıkardığı açıklandı. Çin ise misilleme olarak ABD’den yapılacak olan ithalata 10 Nisan’dan itibaren %84 gümrük vergisi uygulayacağını bildirdi. Bakalım pazartesi günü bu yazı yayınlanana kadar daha neler olacak!

Kanaatimce, artık gücü gücüne yeten dönemi başladı. Birçokları Türkiye’nin bu tepişmeden kârlı çıkacağını yazıp duruyor. Ben bu kehanetler için henüz erken diye düşünüyorum.

Dileğimiz “fillerin tepişmesinden olan ezilen çimleredir” misali en büyük zararı gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerin görmemesi, ticaret savaşının gerçek savaşa dönüşmemesidir. Her türlü savaştan uzak gelecekler dilerim.