Ertuğrul ÖNEN’in Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarlığı döneminde, bakanlığın en çok eleştiri aldığı konu havaalanlarıdır. Yeşilköy, Antalya gibi göz önünde bulunan, dış hat trafiğinin yoğun olduğu havaalanları her gün yeni bir skandalla gazetelere manşet oluyorlardı. Havaalanlarımızın durumu gerçekten içler acısıydı.

Ancak devletin o tarihlerde bu büyük havaalanlarına ayıracak kaynağı da yoktu. O nedenle Enerji Bakanlığında enerji üretim tesisleri için uygulamaya sokulan Yap İşlet Devret Modelinin havaalanları için de devreye sokulması tek çözüm gibi görünüyordu.

Ancak, bu konuda ne Bakanlıkta, ne de Devlet Hava Meydanları İşletmesinde bir hazırlık mevcut değildi.

DHMİ’ye bu konuda hazırlık yapması için verilen talimatlara kurumun reaksiyonu isteksiz, bu nedenle de oldukça yavaştı.

Türkiye Elektrik Kurumunda genel müdür yardımcısı ve yönetim kurulu üyesi olarak görev yaparken enerji yap işlet devret projelerinin hazırlıklarında ve müzakerelerinde görev alan ve etkin rol oynayan Ercüment Türktan’ın Ulaştırma Bakanlığına müsteşar yardımcısı olarak atanması iyi bir şans ve fırsat olmuştur.

DHMİ bünyesinde gönülsüzce yürüyen çalışmalar bu kez Ercüment Türktan’ın başkanlığında bir komisyon kurularak bakanlığa alındı ve çalışmalar bu sayede daha verimli ve daha çabuk bir şekilde sonlandırıldı.

Bu alt yapı ilk kez Antalya Havalimanı Dış Hatlar 1. terminalinin, sonrasında Atatürk Havalimanı terminallerinin yapımında uygulanmış ve sonradan diğerlerinin de aynı modelle yapılması ile Türkiye’nin bir ayıptan kurtulması ve çağdaş havalimanlarına kavuşması, dolayısıyla havacılık sektörünün gelişmesi mümkün hale gelmiştir.