DÜNYA TÜRK İŞADAMLARI KURULTAYLARI VE ISKALANAN 8 YIL

ISKALANAN 8 YIL (Geçen haftadan devam)

Değerli okuyucularımız, Vakfımızın başlattığı ve iki senede bir aksatmadan organize ettiği Dünya Türk İşadamları Kurultaylarının, DEİK’in Ekonomi Bakanlığı’na devredilmesi bağlamındaki değerlendirmelerimize, Vakıf Başkanımız Sayın Ertuğrul Önen’den aktardığımız bilgilerle yer vermiştik.

Bu hafta, Sayın Önen’i dinleyerek devam ediyor ve yorumumuzu tamamlıyoruz.

“İşte bu düşünceden hareketle TOBB Başkanı Sayın Rıfat Hisarcıklıoğlu’na bu fikrimi ifade ettim. 2002–2006 arasında 3 dönem kurultay başkanlığını yürüten Sayın Hisarcıklıoğlu’nun aynı fikirde olması, bu fikri hararetle desteklemesi üzerine yeni oluşumun hedeflerini, örgütlenme yapısını, çalışma yöntemlerini içeren bir yönerge hazırlanması için yoğun bir çalışma yapılarak “Dünya Türkİş Adamları Konseyi” adı altında bir yapı meydana getirilmesi öngörüldü.

Bu yapılanmanın dayanağı ve ana fikir şu hususlardan oluşmakta idi;

– Dünya’da 60’ın üzerinde ağırlıklı olarak Avrupa Birliği ülkelerinde yer alan yurt dışı Türk iş adamları varlığı artık organize bir ekonomik ve siyasi lobi gücü olarak koordine edilmelidir.

– Bu yapı esas olarak yurt dışındaki iş adamları dernekleri üzerine kurulmalıdır.

– Merkezde sürekli olarak görev yapan bir yapı ile bu lobi gücünün çalışma hedeflerinin ve yöntemlerinin belirlenmesi, programlanması ve Dünyadaki tüm yerel birimler arasında iletişim ve koordinasyonun sağlanması temin edilmelidir.

– Merkezde Türkiye’den ve yurt dışındaki birimlerin temsilciliklerinden oluşan bir yönetim birimi ile yine periyodik süreçlerle toplanan bir genel kuruldan oluşan bir yapı ile sistem tamamlanmalıdır.

Tüm bu yapı;

-Türk iş dünyasının, Dünya ölçeğinde bir entegrasyona ve lobi gücüne ulaşmasını sağlayacaktır.

-Aynı şekilde, yalnız ülkemizin bu ülkelerdeki sesi ve gücü olacaktır. 2,5 Milyon insanımızın yaşadığı Almanya parlamentosundan Ermeni tasarısı gibi bir garabetin geçmesi bir daha yaşanmayacaktır.

TOBB’nin Türkiye’de özel sektörün yasal çatı kuruluşu olması, bunun sonucunda elde ettiği güç ve mali imkânla bir lobi yapısında yurtdışındaki Türk iş dünyasının örgütlenmesine liderlik edebileceği düşünülerek yaptığımız tüm çalışmalar ve bilgi birikimimiz ile isim haklarımız gönüllü olarak kendilerine devredilmiştir.

Ancak, gelişmeler, maalesef beklediğimiz doğrultuda olmamıştır. TOBB büyük önem taşıyan bu yapıyı DEİK bünyesine taşıyarak, sayıları 100’ü geçen iş konseylerinden biri haline getirerek sıradanlaştırmıştır.

Bu yapılanmaya giderken esas amacımız olan yurt dışındaki iş adamlarımızın Kurultay organizasyonlarından farklı olarak tribünden sahaya inmelerini sağlamak amacı da gerçekleştirilememiştir. Yurt dışında çok az sayıda iş adamına kurulan yapı içerisinde sembolik roller dağıtılmakla yetinilmiştir.

Kısaca işin ruhu yakalanamamış ve 2006’dan bu yana 8 yıl boşa geçirilmiştir.

Tarih, bu önemli fırsatları görüp değerlendirebilen ve onu ıskalamayanlarca yazılmaktadır. Türkiye için çok önem taşıdığını düşündüğümüz bu imkân ve fırsat TOBB yönetimince anlaşılamamıştır. “Dostlar alışverişte görsün”operasyonları ile zaman boşa harcanmış, yurtdışındaki iş dünyamız kendi kaderine bırakılmış ve ülkemiz için önemli bir güç oluşumu bir başka bahara kalmıştır.

Ekonomi Bakanlığınca yapılan yeni düzenlemenin, hiç değilse yurt dışındaki girişimcilerimiz ve ülkemiz için 18 yıldır fikir ürettiğimiz, emek verdiğimiz bu davanın gerçekleşmesine katkıda bulunması ümit ve inancı içerisinde bekleyip göreceğiz

Yarınlar, geleceği önceden görebilenlerindir.”

Sayın Önen’in söylediklerini aynen aktardık. Her kelimesine katıldığımızı ifadeyle saygılar sunuyoruz.