DIŞ TİCARET AÇIĞI 2

dış ticaret açığıDış Ticaret Açığı (2)
Geçen haftanın yorumunda ülkemizin tarihsel olarak dış ticaret dengesini değerlendirerek Cumhuriyet’in ilk dönemleri hariç genelde yüksek oranlı dış ticaret açığı veren bir ülke olduğumuzu ve bunun ekonomi için önemli bir kırılma noktası oluşturduğunu belirtmiştik.

Bu haftaki yorumumuzu ise üçüncü ülkelerin ve ülke gruplarının bu açıdan değerlendirilmesine ayırdık. Gelişmiş ülkelerin 2001–2011 arasındaki on yıllık periyotta dış ticaret açıklarını 293 milyar dolardan üç kat büyüterek 737 milyar dolara yükselttiği görülmektedir.

Gelişmiş ülke ekonomilerinin verdiği bu açıkta ABD büyük rol oynamaktadır. 2011 yılında 737 milyar dolar açık veren gelişmiş ekonomilerin açığının 735 milyar doların, nerede ise tamamı ABD kaynaklıdır. ABD dünyanın en önemli ödeme vasıtası olan ABD dolarının tekelini elinde bulunduran ülke olarak bol dolar basıp, dünyayı istismar ederek imkânlarının üzerinde yaşamaya devam ettirmektedir. Bu kategoride Almanya, incelediğimiz 10 yıllık periyotta istikararlı bir şekilde dış ticaret fazlası vererek ve bu performansı sürekli arttırarak 2001’de 85 milyar dolardan 2011 yılında 220 milyar dolarlık bir dış ticaret fazlasına ulaşmak suretiyle bu kategorinin en başarılı ülkesi olmuştur.

Bu kategoride dış ticaret fazlası veren diğer dikkat çeken ülkeler ise (2011 yılı) Hollanda
55.5 $, İrlanda 59,6 milyar dolar, İsviçre 26,6 milyar dolar, Norveç 88,4 milyar dolar, Güney Kore 30,9 milyar dolar, Singapur 67,4 milyar dolar olmuştur.

Ancak dünyada dış ticaret fazlası veren esas lider ülke Çin’dir. “Diğer yükselen ve gelişmekte olan ülkeler” kategorisinde yer alan Çin 2001 yılında 34 milyar dolarlık dış ticaret fazlasından istikrarlı bir şekilde başarı sağlayarak 2011 yılında 242,5 milyar dolarlık dış ticaret fazlası ile bu alanda lider olmuştur. Bu kategoride yer alan ve sürekli dış ticaret fazlası veren Arjantin 13,5 milyar dolar, Brezilya 29,8 milyar dolar, Endonezya 34,9 milyar dolar, Malezya 48,4 milyar dolar, Rusya 197,1 milyar dolar ile ilk dikkat çeken ülkeler olmuştur (veriler 2011 yılına aittir.)

Tabii çarpıcı olan, gelişmiş ekonomiler dış ticaret açığı verir görünürken, gelişmekte olan ülkelerin genelde sürekli dış ticaret fazlası vermeleri ve 2001 yılında 162,6 milyar dolar olan toplam dış ticaret fazlalarını 2011 yılında 680,8 milyar dolar düzeyine kadar çıkarmış olmalarıdır.

Tüm bu tespitlerden iki sonuç çıkarmaktayız. Bunlardan ilki; dünyada ekonomik ağırlığın batıdan uzak doğuya kaymakta olduğu, uzak doğu ülkelerinin tükettiklerinden daha fazlasını üreterek ve bunu uluslararası piyasaya arz ederek milli tasarruflarını güçlendirdikleridir.

İkincisi de; bu kategoride yer alan ülkemizin, maalesef bu ülkelere paralel bir gelişme başarısı yakalayamaması ve sürekli dış ticaret açığı vererek ve bu açığı büyüterek, içinde yer aldığı bu kategorinin temel dinamiklerinden sapma göstermesidir.